Mimaride minimalizm etkisi tüketim çılgınlığının artışa geçtiği bugünlerde, insanlığı bu zararlı davranıştan kurtaracak bir akım olarak karşımıza çıkıyor. “Az aslında çoktur” sloganı ile en güzel şekilde tanımlanan minimalist mimari, çevre ile insanı barıştırmayı amaçlıyor. Kaynakları verimli kullanmak, hayatımızdaki gereksiz detaylardan uzaklaşarak sadeleşmek ve az ile mutlu olmak gibi çeşitli yakıştırmalarla tanımlanabilen minimalizm akımının mimaride etkilerini sizler için yazımızda derledik.
Minimalist Mimari Nedir?
Minimalist mimari insan elinden çıkan yapıların çevre ile uyumlu olmasını amaçlayan tasarım akımıdır. Basit malzemeler ve sade tasarımlarla şıklığı yakalamayı hedefleyen minimalist mimaride, doğa ile uyum ön plandadır. İç mekan tasarımlarında hayatınızdaki fazlalıklardan sizi kurtarmayı hedefleyen bu tasarım anlayışı, en az malzemeyle ekonomik ve işlevsel yapılar tasarlamayı amaçlar.
Minimalizm Bir Tercih Mi, Zorunluluk Mu?
Minimalizm tercihi sadece mimaride değil, hayatın pek çok alanında benimsenen bir yaşam felsefesi haline gelmeyi başardı. Tüketim çılgınlığının alıp başına gittiği bugünlerde, Platon tarafından sarf edilen efsane söz minimalizmin tercih fakat mutlu olmak için bir zorunluluk olduğunu ortaya koyuyor. Platon, “Önemli olan hayatta en çok şeye ahip olmak değil, en az şeye ihtiyaç duymaktır.” diyerek yüzyıllar öncesinde minimalizmin temellerini atan fikir babası olarak konuyu güzel bir sözle özetlemeyi başarmıştır.
Minimalizme inananlar, bu akımın bir tercih olduğunu savunuyor. Platon’un da değindiği gibi insan bilinci ile bu tercihi yapıyor olsa bile mutlu bir yaşamın anahtarı minimalizm elinde! Tüketim çılgınlığımız sebebiyle doğaya verdiğimiz zararları göz önünde bulundurduğumuzda, minimalizmin giderek zorunluluk haline geldiğini de fark edebiliriz.
Minimalist Mimari Özellikleri Nelerdir?
Minimalist mimarinin karakteristik özellikleri bizi “sadeleştirmek” üzere kurgulanmıştır. Renk seçiminden, yapılarda kullanılacak malzemeye kadar her alanı etkileyen minimal tasarımlar; çevreye verdiğimiz zararı minimize etmek için işe yaşam alanlarımızdan başlar. Göz yoran şatafatlı süslemeleri terk eden minimalist mimarlar, tasarımlarında rahatlık ve sadeliği ön plana alır. Geometrik ve sade formların estetik tasarımlar oluşturabileceğini ispatlayan minimalist mimaride, basit çizgiler iç mekanlarımızın her alanında göze çarpar. Bauhaus ekolü ile start verilen mimarlık akımı sadelikle mükemmelliğin yakın ilişkide olduğunu tüm dünyaya şu isimlerle tanıtmıştır:
- Piet Mondrian
- Theo Van Doesburg
- Gerrit Rietveld
- Donald Judd
- Ludjig Mies vander Rohe
- Luis Barragan
- Sol LeWitt
Minimalist Yapılar Nasıl Olmalıdır?
Minimalist tasarımdaki yapılar karmaşıklıktan uzak olmalıdır. Özetle basit ve şık yapı tasarımı, minimalist yapı tasarımıdır. Sıcaklık ve konforun ön planda olduğu yapılarda, anlaşılır planlar ve detaylar tasarıma hakimdir. İç ve dış duvarlar gözü yormazken, güneş ışığından maksimum verimde yararlanılır. Yapıldığı çevre ile her yönü ile uyum gösteren minimalist yapılar, doğaya gösterdiği saygıyı her yönü ile göstermeyi başarır. Girinti ve çıkıntıların cephelerden uzaklaştığı minimalist mimari özelliklere sahip yapılar, ekonomik tasarımlarla mükemmel sonuçların çıkabileceğinin canlı örnekleridir!